Onun giysileri yaşına uymadı. - His clothes didn't match his age. Tom ve Mary benzer gömlekler satın aldılar. - match olmak anlamı Tom and Mary bought matching shirts.
O, yeni elbisesi ile uyması için yeni bir şapka seçti. - She match olmak anlamı selected a hat to match her new dress. 20 dilde online sözlük. 20 milyondan fazla sözcük ve anlamı üç farklı aksanda dinleme seçeneği.
Izmir Koşu
İngilizce, dünyada en yaygın dil olarak kabul ediliyor. Yangın çocukların kibritlerle oynamasından kaynaklandı. - The fire was brought about by children's playing with matches.
Lig Tv Sadece Galatasaray Paketi
Mary insanları eşleştirmekte çok iyidir. - Mary is very good at matching people. Mary insanları eşleştirmekte çok iyidir. - Mary is very good at matching people. match olmak anlamı Yaşam bir kutu kibrit gibidir. Dikkatli davranırsan aptallıktır.
Sivasspor Kopenhag Maçı
Kanepedeki minderler koltuklardakilerle eşleşmiyor. - The cushions on the sofa don't match those on the armchairs. Biz onun benzerini asla görmeyeceğiz. - We shall never see her match. John yüzme yarışmasında sınıfını temsil etti. - John represented his class in the swimming match olmak anlamı match.
They found out about match olmak anlamı his color-blindness when he couldn't match socks properly. My local team are playing in a match against their arch-rivals today. Polis bu tanıma uyan bir kamyon buldu. - The police found a truck matching that description. The Red Sox having lost the opener and won the second game proceeded into the rubber match against the Yankees.
Tom ve Mary'nin eşleşen dövmeleri var. match olmak anlamı - Tom and Mary got matching tattoos.
1001 Oyna
It started raining on their picnic and they had match olmak anlamı to move the whole shooting match inside. He is a hatch, match and despatch Catholic.
“Match Olmak” Ne Demek?
Halılar perdeler için iyi bir match olmak anlamı eşleşmedir. - The rugs are a good match for the curtains. Manchester United maçı 4-2 yendi. - Manchester United won the match, four to two.
1999-2023 Sesli match olmak anlamı Sözlük. Mary mini etekle uyumlu pembe bir bluz giyiyordu. - Mary was wearing a pink blouse with matching miniskirt. O bana bir kravat verdi, zevkimle tamamen eşleşiyordu. - She gave me a necktie, which entirely matched my taste.
Seni yarışta Yoshida'ya karşı eşleştirmeyi düşünüyorum. - I'm thinking of matching you against Yoshida in the race. Tom bir ateşi kibritsiz olarak nasıl başlatacağını bilen tek kişiydi. - Tom was the only one who knew how to start a fire without matches.
Gazilere Tütün Ikramiyesi 2022
He struck a match and lit his cigarette. Karşılaşmayı penaltılarda kaybetmen daima hayal kırıklığına uğratıyor. match olmak anlamı
‘Match’ Nedir?